18 Eylül 2012 Salı

Sözleşmelerin damga vergisini az ödeme yolu

Açıkça vergi konusuna girmeyen faaliyetlerde bulunularak veya vergi yasalarındaki boşluklardan yararlanılarak vergi ödenmemesine veya az vergi ödenmesine 'vergiden kaçınma' deniliyor. Mükellefler açısından sıkça başvurulan vergiden kaçınma suç veya kabahat kapsamına girmiyor. Başka bir deyişle vergi kaçırma suç ve/veya kabahat olabilirken vergiden kaçınma tamamen yasal bir imkan. Vergiden kaçınmanın bir örneği olarak, damga vergisine tabi olan sözleşmelerin farklı şekillerde düzenlenmesi gösterilebilir. Belli bir parayı içeren sözleşmeler binde 8,25 oranında damga vergisine tabi.

VERGİ CİDDİ YÜK OLUŞTURABİLİR

Binde 8,25'lik vergi oranını gördüğünüzde 'önemsiz' bulabilirsiniz. Ancak özellikle büyük miktarlar içeren sözleşmelerde damga vergisi ciddi bir maliyet unsuru haline gelebiliyor. Örneğin, 10 milyon TL'lik bir miktar içeren sözleşmenin damga vergisi 82.500 TL; 100 milyon TL'lik sözleşmeninki ise 825 bin TL. Vermiş olduğumuz damga vergisi rakamları sadece tek 'nüsha' için hesaplanan değeri ifade ediyor. Nüsha sayısı arttıkça, her nüsha için aynı miktar damga vergisi ödenmesi gerekiyor. Yani, sözleşmelerde 'fazla nüsha' cep yakıyor.

VERGİ NASIL AZ ÖDENECEK?

Sözleşmelerden doğan damga vergisinin az ödenmesi için 'nüsha ve suret' farkını iyi bilmek gerekiyor. Vergiden kaçınmanın bir örneği olarak; damga vergisinden sözleşmelerin tek nüsha olarak düzenlenmesi, daha sonra bunların çeşitli şekillerde 'suret' haline getirilerek sadece 1 nüshaya isabet edecek şekilde vergi ödenmesi uygulamada oldukça yaygın bir vergiden kaçınma şekli olarak başvurulabilecek bir yol. 

BAKANLIK NE DİYOR?

Maliye Bakanlığı konuya bakışını, 30.03.2010 tarih ve DV-19/2010-1nolu Damga Vergisi Sirkülerin'de şu şekilde açıklıyor:

'Damga Vergisi Kanunu uygulamasında aynı hüküm ve kuvveti haiz olmak üzere birden fazla düzenlenmiş ve taraf/taraflarınca ayrıca imzalanmış olan kağıtların her birinin nüsha olduğu, bu kapsamda nüshaların, belli bir hususu ispat ve belli etmek üzere müstakilen ve aynı zamanda farklı mekanlarda ibraz edilebilir mahiyette olan kağıtlar olduğu; suretin ise aslında bulunan ibarelerin aynısını taşıyan, fakat aslında bulunan imzaları taşımayıp aslına uygun olduğuna ilişkin onaylayanın imzasını veya kaşesini ihtiva eden kağıtları ifade ettiği, taraf/taraflarınca düzenlenerek imzalanmış, diğer bir ifadeyle hukuken tekemmül etmiş bir kağıdın usulüne uygun olarak çıkarılmış, ancak taraflarınca ayrıca imzalanmamış örneklerinin suret olduğu; kağıtların fotokopi ile çoğaltılmış örneklerinin de 'Aslına uygundur' ya da 'Aslı gibidir' şerhi ile onaylayanın imzası veya kaşesini ihtiva etmesi halinde mahiyeti itibarıyla suret; kağıdın taraflarınca ayrıca imzalanması halinde ise nüsha olarak değerlendirilmesi gerektiği; damga vergisine tabi kağıtlar bakımından düzenlenecek nüsha ve/veya çıkarılacak suret sayısına ilişkin olarak Damga Vergisi Kanununda herhangi bir belirlemenin bulunmadığı, sözleşmelerin düzenlenen nüsha sayısı üzerinden damga vergisine tabi tutulması; söz konusu nüshaların fotokopi ile çoğaltılmış örneklerinin, 'Aslına uygundur' ya da 'Aslı gibidir' şerhi ile onaylayanın imzası veya kaşesini ihtiva etmesi halinde, suret olarak değerlendirilmesi gerekmektedir.'

Bakanlık tarafından yapılan açıklamalardan da anlaşılacağı gibi, sözleşmelerin 1 nüsha olarak düzenlenmesi, sonra bu nüshanın 'aslı gibidir' veya benzeri mahiyette bir şerh ile suret haline getirilmesi halinde sadece 1 nüsha için damga vergisi ödenmesi yeterli olacaktır. 

METİN TAŞ - SEZGİN ÖZCAN / AKŞAM
18.09.2012

Hiç yorum yok: