4 Ağustos 2012 Cumartesi

Ticari defterler ve tasdiki

Yeni Türk Ticaret Kanunu'nda ticari defterler:

Yeni Türk Ticaret Kanunu'nun 64’üncü maddesinin 3’üncü fıkrasında; “Fiziki ortamda tutulan yevmiye defteri, defteri kebir ve envanter defteri ile dördüncü fıkrada sayılan defterlerin açılış onayları, kuruluş sırasında ve kullanılmaya başlanmadan önce noter tarafından yapılır. Bu defterlerin izleyen faaliyet dönemlerindeki açılış onayları, defterlerin kullanılacağı faaliyet döneminin ilk ayından önceki ayın sonuna kadar notere yaptırılır. Pay defteri ile genel kurul toplantı ve müzakere defteri yeterli yaprakları bulunmak kaydıyla izleyen faaliyet dönemlerinde de açılış onayı yaptırılmaksızın kullanılmaya devam edilebilir. Yevmiye defteri ile yönetim kurulu karar defterinin kapanış onayı, izleyen faaliyet döneminin üçüncü ayının sonuna kadar notere yaptırılır. Ticaret şirketlerinin ticaret siciline tescili sırasında defterlerin açılışı ticaret sicili müdürlükleri tarafından da onaylanabilir. Açılış onayının noter tarafından yapıldığı hâllerde noter, ticaret sicili tasdiknamesini aramak zorundadır. Ticari defterlerin elektronik ortamda tutulması hâlinde bu defterlerin açılışlarında ve yevmiye defteri ile yönetim kurulu karar defterinin kapanışında noter onayı aranmaz. Fiziki ortamda veya elektronik ortamda tutulan ticari defterlerin nasıl tutulacağı, defterlere kayıt zamanı, onay yenileme ile açılış ve kapanış onaylarının şekli ve esasları Gümrük ve Ticaret Bakanlığı ile Maliye Bakanlığı'nca müştereken çıkarılan tebliğle belirlenir.”

Kıdem tazminatında eski süreler nasıl ödenir?

İşçinin ve işverenin en sorunlu konusu olduğundan olsa gerek bize gelen soruların önemli bir kısmını kıdem tazminatı ile ilgili sorunlar oluşturuyor.

İsmini vermek istemeyen bir okurumuz da, "Bir Firmada 1999 yılında çalışmaya başladım (Sigorta başlangıcım 1987). 2008 yılında emekli oldum. İşyeri 1 günlük giriş -çıkış işlemi yaptı ve ben aynı iş yerinde çalışmaya devam ediyorum. 2008 yılında emekli olduğumda işveren kriz sebebiyle tazminatımı ödeyemeyeceğini söyledi. Bende, bütün haklarım saklı kalmak kaydıyla çalışmaya devam edeceğime dair bir kağıt imzaladım ve tazminatımı almadım. Bu yıl işten çıkarken bana 2008 yılındaki maaşım üzerinden hesaplanmış olan tazminatımı verdiler. Ben 2012 Temmuz ayındaki maaşım üzerinden hesaplanması gerektiğini iddia etsem de ispatlayamadım. Böyle olması gerektiğine dair Yargıtay kararları olduğunu da duydum. Bu konuda bana bilgi verebilir misiniz?" diyor.